Servet-i Fünun dönemi şairlerinden olan Peyami Safa, 2 Nisan 1899 tarihinde İstanbul’da dünyaya gelmiş ünlü Türk roman yazarı ve gazetecisidir. Köşe yazarlığı kimliğiyle de tanınan Peyami Safa, Sivas’a sürgüne gönderilen babası İsmail Safa’yı henüz iki yaşındayken kaybetmiştir. Annesi Server Bedia’nın isminden etkilenerek kendi tercihiyle Server Bedii takma ismini de kullanan Peyami Safa, babasının ölümüyle yetim kalması üzerine Yetim-i Safa adıyla da anılmıştır. Server Bedii takma adıyla yazdığı polisiye romanı “Cingöz Recai”, büyük ilgi gördü. Dokuz yaşından on iki yaşına kadar mücadele ettiği kemik veremi hastalığı ve maddi sıkıntılar yüzünden sebebiyle düzenli bir eğitim hayatı olmadı. Yakalandığı hastalık yüzünden doktorlar tarafından kolunun kesilmesine karar kılınan Peyami Safa, bu operasyonu kabul etmemiştir. Kemik veremi hastalığının tedavisi sırasında yaşadığı tecrübeleri “9. Hariciye Koğuşu” adlı romanında okurlarıyla paylaşmıştır.
Maddi sıkıntı yaşadıkları için 13 yaşında hayatını hayatını kazanmak ve annesine bakmak üzere, Vefa Lisesi’ni yarıda bıraktı. Keteon Matbaası tarafından düzenlenen sınavı kazanarak Posta ve Telgraf Nezareti’nde memur olarak çalışmaya hak kazanan Peyami Safa, burada Birinci Dünya Savaşı yıllarına (1914) kadar çalıştı. 1914 – 1918 yılları arasında Boğaziçi’ndeki Rehber-i İttihat Mektebi’nde öğretmenlik yaptığı yıllarda, kendi çabalarıyla Fransızca’sını ilerletti. Bu mektepteki deneyimlerini “Biz İnsanlar” adlı eserinde ele almıştır.
Ağabeyi İlhami Safa’nın ricasıyla 1918 yılında öğretmenlikten ayrılarak Yirminci Asır Gazetesi’ni çıkarmış, bu gazetede “Asrın Hikayeleri” başlığıyla yayınladığı öykülerle gazeteciliğe atılmıştır. 1921 yılında Son Telgraf Gazetesi’nde gazeteciliğini idame ettiren Peyami Safa, buradan da Tasvir-i Efkâr gazetesine transfer oldu.
Tasvir-i Efkâr gazetesinden sonra 1940 yılına kadar Cumhuriyet gazetesinde yazan Peyami Safa, bu gazetede fıkra ve makalelerine ek olarak, romanlarını da yayınlamayı tercih etmiştir. Cumhuriyet gazetesinin ardından sırasıyla Milliyet, Tercüman, Son Havadis gibi gazetelerde yazarlık yapan Peyami Safa’nın kırk üç yıllık gazetecilik hayatı vardır. Peyami Safa’nın 15 Ocak – 3 Haziran 1936 tarihleri arası boyunca yayınlanan 21 sayılık dergi olan Kültür Haftası ve 1953 – 1960 yılları arasında yayınlanan 63 sayılık Türk Düşüncesi adında iki dergisi bulunmaktadır.
Batı tarihçileri tarafından “zalim” olarak nitelendirilen Hun hükümdarı Atilla’yı aklamak üzere tarihsel roman yazarak güçlü bir fikir adamı olduğunu kanıtlayan Peyami Safa, zaman zaman Nazım Hikmet, Nurullah Ataç, Sabiha & Zekeriya Sertel ve Aziz Nesin gibi isimlerle polemiğe girerek, polemikçi kişiliğini de ön plana atmıştır.
1961 yılında, Erzurum’da yedek subaylık görevini yaptığı sırada kaybettiği çok sevdiği oğlu Merve’nin ölümü üzerine büyük sarsıntı yaşayan Peyami Safa, oğlunun ölümünün ardından 15 Haziran 1961 yılında, beyin kanaması geçirerek İstanbul’da vefat etmiş, Edirnekapı’da toprağa verilmiştir. Peyami Safa, vefat ettiği sırada Son Havadis gazetesinin baş yazarıydı.
peyami safa’nın romanlarını okumayı çok seviyorum…